21.06.2017

İLÇE MÜFTÜMÜZ İSA YAYKIN'IN KADİR GECESİ MESAJI…

 

Kadir gecesi, bilindiği gibi Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan çok kıymetli ve mübarek bir gecedir. Kur'an-ı Kerimde methedilen, övülen en faziletli gecedir. Kur'an-ı Kerim Peygamber efendimiz (s.a.v.)'e bu gece inmeye başlamıştır. Kadir gecesinin, Ramazan-ı şerifin hangi gecesinde olduğu kesin olarak bildirilmemiştir. Bu da müminlerin, Ramazanın her gecesini Kadir gecesi imiş gibi ihya etmek suretiyle daha çok sevaba kavuşmalarına vesile olmaktadır.

Ancak Peygamber efendimiz, Kadir gecesinin, Ramazanın yirmi ile otuzuncu geceleri arasında aranmasını tavsiye etmişlerdir. Birçok İslam âlimi yirmi yedinci gece olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu bildirmişlerdir. Ülkemizde de asırlardan beri özellikle Ramazan-ı şerifin 27. gecesi Kadir gecesi olarak ihya edilir.

Bu sene Ramazan-ı Şerifin yirmi yedinci gecesi  21 Haziran Çarşamba gününü Perşembe  gününe  bağlayan gecedir. İnşallah Kadir gecesine kavuşacağımız  bu mübarek zaman dilimini en iyi şekilde değerlendirmiş olacağız.

Kur'an meşalesinin, İslam güneşinin parlamaya başladığı bu kutsi gece, Kur'an-ı Kerim'de müstakil bir sure olan "el-Kadr" suresinde şöyle bildirilmektedir:

"Şüphesiz onu (Kur'anı), Kadir gecesinde biz indirdik. Bildin mi nedir Kadir gecesi? Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve Ruh (Cebrail a.s.) Rablerinin izni ile herbir iş için iner de iner. O (gece) fecrin doğuşuna kadar (tan yeri ağarıncaya kadar) selamettir. (Allah o gece, yalnız esenlik ve hayır takdir eder.)"

Peygamber Efendimiz,  Kadir gecesinin önemini bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:

"Her kim, inanarak ve sevabını Allah'tan umarak Kadir Gecesi'nde samimiyetle ibadet ederse, geçmiş günahları mağfiret olunur.”

Kadir gecesi, Peygamber efendimiz Hazret-i Muhammed (s.a.v.)'in ümmetine mahsus bir gecedir. Başka peygamberlere böyle bir gece verilmemiştir.

Peygamber efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:

"Kabirde aydınlık istersen, Kadir gecesinin karanlığında ibadet eyle."

Yine buyurdular ki:

"Kadir gecesine hürmet ediniz. Çünkü bu gecenin  Allah  katında büyük değeri vardır. O halde Kadir gecesine hürmet ve tazim eden, Allah’ı tazim etmiş olur. Allahü Teala, kendine tazim edeni ise Cennete sokar."

Peygamber efendimiz (s.a.v.) ve başta sahabe-i kiram olmak üzere bütün Müslümanlar, özellikle aziz ecdadımız Kadir gecesine çok hürmet göstermişler, ibadet ederek geçirmişlerdir. Osmanlı'lar zamanında, o gece, memleketin her yerindeki bütün eğlence yerleri kapatılırdı. İstanbul’ular Eyüp Sultan, Ayasofya, Sultan Ahmet Camii ve bulundukları yerin camilerinde sahura kadar ibadet eder, affedilmeleri için Cenab-ı Hakk'a dua ve niyazda bulunurlardı.

Ayet-i kerimede ifade edildiği gibi, Kur'an-ı Kerim'in inmeye başladığı ve bin aydan hayırlı olan bu mukaddes gecenin feyiz ve bereketinden istifade etmenin temel şartı: İhlasla, yani sırf Allah rızası için, samimiyetle ibadette bulunmaktır. Özellikle amellerimizin muhasebesini yaparak; hata ve günahlarımızdan gönülden tevbe etmeliyiz. Zaten bütün ibadetlerin, amellerin Allahü teala katında makbul olması da buna bağlıdır.

 İnşallah idrakiyle müşerref olacağımız, bin aydan daha hayırlı olduğu beyan buyrulan Kadir Gecesini ve diğer mübarek geceleri ihya etmek için çok tevbe ve istiğfar etmeli, Allahü tealaya münacat, tazarru ve niyazda bulunmalı, yalvarıp yakarmalıyız. Hata ve kusurlarımızı itiraf edip, büyük bir samimiyet ve teslimiyet ile pişmanlık duyup af dilemeliyiz. Bundan sonraki hayatımızı her türlü kötülükten uzak bir şekilde geçirme azim ve kararlığını göstermeliyiz.  

Ayrıca bu gece Kur'an-ı Kerim’i daha çok  okumalı, sevabını da başta vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimize, vefat eden yakınlarımız ve bütün Müslümanların ruhlarına göndermeliyiz. Peygamber efendimiz (s.a.v.)'e her zamankinden daha fazla salat-ü selam getirmeli; kaza namazlarımızı kılmaya çalışmalıyız.

Ana-baba ve yakın akraba ziyaret edilmeli, buna imkan yok ise, hiç olmazsa telefonla gönülleri ve duaları alınmalıdır.

Fakirler, yetimler, kimsesizler sevindirilmeli, sadakalar, hediyeler verilmelidir. Dargınlar, küskünler barışmalıdır. Böyle geceleri fırsat, ganimet bilmeli ve bu fırsatları iyi değerlendirmeliyiz.

Ayrıca, bu vesile ile milletimizin birliği ve beraberliği, memleketimizin, aziz vatanımızın dirliği, bütün Müslümanların ve İslam âleminin huzur ve saadeti ve bütün insanların da hidayeti için dua etmeliyiz.

Ramazan Ayı’nın manevi ikliminde bir ay süren feyizli ve yoğun  ibadetlerimizin,  ruhumuz üzerindeki tesirlerini yakından hissedebilmek, yeni manevi hamlelere ve nefsi mücadelelere hazırlanmak için, bu gece büyük bir fırsattır. Bu nedenle manen bin aydan daha hayırlı olduğu müjdelenen, dolayısıyla, yaklaşık 80 küsur yıllık bir insan ömrüne bedel olan bu geceden gerektiği şekilde istifade etmeliyiz.

Allahü teala, Kadir Gecesi'ni gereği şekilde ihya etmeyi ve bizleri daha nice Ramazanlara ve bayramlara sıhhat, afiyet ve gönül huzuru ile ulaştırmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

Bu duygularla Milletimizin ve İslam Aleminin Kadir Gecesi'ni tebrik eder, bu mübarek gecenin  başta İlçemiz olmak üzere milletimize ve bütün insanlığa huzur, barış ve mutluluk getirmesini Yüce Allah'tan niyaz ederim.